İyi Niyet Mi? Peki Tamam.

İyi niyet, karşındakinin yerine kendini koymak ya da o durumda ben olsaydım diye düşünmek. Adına her ne deniyorsa işte. Ben hep iyi niyetimden kaybettim denir ya. Kaybettiğimizi düşünürken aslında kazanırız da . Lakin o kaybetme duygusu daha ağır basar. Mesela annem çoğu olay karşısında sakin kalır. İyi düşünür. Karşısındaki haksız bile olsa, canını da yaksa tek kelime etmez. "Biz onlar gibi olmayalım, iyi düşünelim. Allah kimin haklı kimin haksız olduğunu bilir. Mükafatını öbür dünyada alalım" der. Ama yok benim nefsim o kadarını kaldırmaz işte çoğu zaman haksızlıkların karşısında susamam. Bu sefer de adım çıkar işte.
Her neyse bu yazı farklı bir iyi niyet üzerine olacak.
Malum artık adım başına 5 dilenci düşüyor. Yolda gördüklerimi görmezlikten geliyorum da dükkana gelenleri geri döndüremiyorum. Bu mübarekler de tam işin sıkı zamanında çıkıp geliyorlar. Babama desem bir türlü demesem bir türlü ki genelde babam kovduruyor. Ben de ezile büzüle patron kızıyor diyerek yolluyorum. Ama bu kovma aşamasına kadar bir sürü olay oldu o yüzden son çare görmemezlikten gelmek oluyor. Ki bugün yaşadığımdan sonra ben de görmemezlikten gelmeyi düşünüyorum artık.

Yemek çıkma vaktine 45 dk kalmış. Biz mutfakta harıl harıl çalışıyoruz. İçeriden bir kadın sesi gelyor, kafamı uzattım yaşlı bi kadın kapının önünde durmuş dua ediyor. Babama dedim. Neyse gittim kadına 1 tl verdim. Hani boş olmasın en azından diye. Kadın etrafına bakındı. "Çok açım bana biraz birşeyler ver de yiyim" dedi. Tabii bu süre zarfında kadın hiç durmadan dua ediyor. Aklınıza ne gelirse.

Çorba verdim. Oturdu bir yandan içiyor bir yandan dua ediyor. Kadın çorbasını bitirdi ben bekliyorum dışarı çıkmasını. Elini uzatıp koluma dokunmasın mı?

"Kızım şu eskini bana versene" diye. Anam şok oldum. Teyze ne diyon yaa ben ona 2 sene önce 45 lira verdim diye içim cız etmişti başka hırkam bile yok gel bari dükkanın tapusunu da verem... Demedim tabii içimden dedim bunları. :D Dedim teyze yok o eski değil :D

Kadın yine bi etrafına bakındı. Ama o ilk içeriye girerken ki mazulm bakışıyla giderken ki etrafı inceler sinsi bakışını görseniz dersiniz ki heralde başka birisi bu.

Sonra babama anlattım. "Onlar kimden para isteyeceğini bilir. Seni keriz gördü demek ki"
Aşk olsun dedim yani iyi niyetli olmanın adı demek ki bu devirde kerizlik olmuş :( Yok arkadaş bundan sonra dilenci gördüğümde kafamı çevireceğim.



5 yorum:

  1. Yine de iyi niyetini kaybetme :)

    YanıtlaSil
  2. Nə yalan deyim dilənçilərə inanmıram. Çünki çoxunun para/pul qazanma yolu budur. Əminəm ki, çoxu buna sadəcə iş kimi baxır. Hər gün gəlir sonra evinə gedir. Dilənçilərdən qaraçı sizdə nasıl deyilir bilmirəm nəsilləri var ki onların işi, məsləği bu. Ailəcə hepsi dilənir. Məsələn biri vardı gördüyündə sanarsın yüryəmiyo uzanmış yerə yanında çoçuğu iş sonunda hop ama ayağa qalxıb gedir. Şok olarsan görsən. Bu səbəbdən artıq gerçəltən kimin ehtiyacı olduğunu belə anlamaq çətin olur. :/

    YanıtlaSil
  3. Ya diyorum ya sokakta gördüklerime inanmıyorum ama yaşlı görünce dayanamıyorum. Dediğin gibi kimin gerçekten ihtiyaç sahibi olduğunu artık anlamamız mümkün değil :(

    Babam da dedi zaten. Şimdi öyle mazlum gördüğün yaşlı dilenciler eski zamanın yüzsüz genç dilencileri. Onlar meslek edinmişler.

    YanıtlaSil
  4. gerçek ihtiyaç sahipleri el açıp figan etmez ortalıkta utanırlar Allah'ın nasibine boyun eğerler ama bunlar açgözlülükten hem bu dünyalarını hem ahiretlerini yakıyorlar en iyisi fırsat vermemek lazım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte genç olduğunda umursamıyorum da yaşlı olduğunda geri çeviremiyorum da ders oldu bana :D

      Sil